Mayıs 16, 2010

Taraf Olmak

Taraf konumu sabit bir yönü ifade eder. Döndüğünde tarafın değişir mesela. Öndesindir, arkadasındır, sağ veya solda, üst veya altta olabilirsin. Hatta aptal bir gazete çıkarıyorlar, tükürüklerinden boğulacak ikinci cumhuriyet insanlarının gazetesi, o da taraf. Of bunlar saçmalık, başlık da yanlış ama shift+tab yapamayacak kadar saçmayım bugün.
Bahsettiğim şey taraftarlık aslında. İnsanlar genelde bazı değiştirilemeyen özellikleriyle doğarlar. Doğum tarihi mesela, anne-baba veya ne bileyim ırk falan. Seçemezsin bunları. O yüzden kabul edersin genelde. Ya da terk edersin. Terk etmek zor tabi kabul edilir genelde. Bazı şeyler ise gridir bu konuda, tercih etmesen de dayatırlar sana olman/yapman için. Para mesela. Siyasi görüş veya. Ne bileyim dini inanç veya takımlar. Bazı şeyler ise beyazdır. Arkadaşlarını kendin seçersin. Yaşamak istediğin şey, alışkanlıkların falan.
Konumuz tabii ki taraftarlık. Bu gece başka ne bekliyorsun ki benden. Evet bugün "kaybeden" oldum. Hem de aynı şeyi ikinci kere yaşayarak. Garip bir şekilde şampiyonluğu kaybettiğimize pek de üzülmüyorum. Ne olacak ki, sanki her yıl şampiyon oluyoruz. Hem kaybettiğimiz takımı da seviyorum, sempatim var yani Bursa iline. Hatta bugün bir ara keşke ben de Bursalı olsaydım dedim, güzel insanlar genelde Bursalılar. Ancak üzüldüğüm, sinirlendiğim, çılgın attığım, hazımsızlık yaşadığım konu o değil. Sinir olduklarım pek farklı tarafların mastrübatifliği. "Aaaa fenev kaybetti" demeleri. (Öncelikle bir insanı "r" harfini söyleyemediği için, o tarafın tamamıyla dalga geçmek terbiyesizliktir, aa hayır tabii ki bana düşmedi ahlak polisliği ama hani o etik değerler falan bahsedilen, çok başarılılar ya bu konuda, onlar insan ya) Ben de tarafım pek çok şeyde. Mesela doğallık taraftarıyım. Kendi ülkemin taraftarıyım. Kendi futbol takımımın taraftarıyım. Lakers taraftarıyım. Özgürlük taraftarıyım. UGG sevmeyenlerin tarafındayım. İnsanlar fikirsizliktense, belli bir tarafın fikirlerine (körü körüne olmasa da) bağlı olmaları iyidir.
Bugün ben taraf olarak kaybettim, ama genelde kaybettiklerimden kazanırım. Bugün çok fena bir şekilde kazandım. Dalga geçtiler benle. Tükürdüler pek çok ortamda suratıma. Odaya geldiğimde Bursaspor'u ayağındaki nasır kadar sevmeyecek bir oda arkadaşım suratıma pis pis sırıttı (sanki onlardan 10 puan önde değil benim tarafım). Yılmamak en güzeli sanırım. Bulduğum ilk fırsatta tarafımı sevdiğimi bir kaç milyon kez daha göstereceğim. Dediğim gibi nolacak sanki daha önce hiç kaybetmedik son maçta şampiyonluğu. Kusura bakmayın ülkemin pek sevgili "diğer" insan grubu. Siz poşet poşet kına yaksanız da kıçınıza, ben o kınadan cesaret alıyorum işte. İstiyorsa her sesimin kısılışı bir maça denk gelsin, kendimi paralayım. Kaybetmekten korkmuyorum artık, nolacak ki, ilk kez kaybetmiyorum sonuçta.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder